Thursday, 29 September 2011

A little, weird prayer:))

1. Belgesellerde vardır hani. Bir grup yunus teknenin peşine takılır ve bu garip, kocaman balıkla oynamaya karar verirler. Hızla, adeta kayarak tekneyle birlikte yüzerler, sonra tatlı canları istedikçe ve keyifle beyaz köpüklerin arasından güneşe doğru zıplarlar. Vücütlarından havaya pırıl pırıl pırıldayan damlalar saçılır ama esas büyüleyici olanı ruhlarından etrafa saçılan oyuncu ve muzip neşedir. They are at that moment the embodiment of joy and ride at the exact wavelength of pure hapiness. I think that is a most wonderful example of total focus and transcendence.


2. Ruslar önce Napolyon'u, sonra Hitler'i nasıl yenerler? İçlere çekilerek. Ben de içime çekiliyorum şimdi. Ama bir yandan da I am riding by and large at the wavelength of joy and happiness...so I am sunshinefully there but oops not exactly there....I know that his coming to me is inevitable, it is meant to be. I will wait as I purr as the happy cat that I am.... for him to not fall in, good heavens no...but to climb up to my love:))))))))))))



Thank God,

Your most humble servant,

Y.:)))

No comments: